Doğa ve doğa ötesi varlıkları (biyotik, abiyotik), olayları ve bunların arasındaki gerçek objektif-sübjektif (algılanabilen ve algılanamayan) bilgileri insanların hizmetine takdim eden bilim dalıdır. Fizik (fiziksel olayları inceler), Kimya (kimyasal olayları inceler), Biyoloji (Canlı bilimi), Matematik(Hesap Bilimi), Astronomi( Uzay Bilimi), Jeoloji(Yer Bilimi) ve diğer doğa bilimlerinin hepsi fen bilgisi sahasına girer. Kısaca Fen Bilgisi; doğayı insanların anlayabileceği şekilde çok yönlü analiz eden bir bilim dalıdır. Doğa bir kaynaktır; fen bu kaynaktan yararlanma aracı ve yöntemlerini içeren bilim dalıdır.
Fen Bilgisinin Amacı; kainattaki varlıkları, olayları, olguları ve değişkenliklerle ilgili;bilimsel yöntemlerle ya da toplumsal deneyimlerle edinilen bilgileri hayatta uygulamak ve insanlara öğretmektir.
Önemli Kavramlar
I-Olgular : Doğadaki varlıkların ve olayların bir bütünüdür.Doğa kendi içinde gelişmekte ve değişmektedir. Bu varlık ve olaylar tümcesine olgu (olay+zaman+mekan) deriz. Örneğin, güneşin batması bir olgudur. Örneğin, bitkilerin büyümesi, ay ve güneş tutulması… gibi
II-İlkeler (Kanunlar) : Kavramlar arası ilişkilerden çıkarılan doğruya en yakın genellemelerdir. Örneğin, Archimed Prensibi, Yerçekimi Kanunu,…vb. Bir başka deyişle Doğadaki olaylar ve olguların arasındaki değişmez ampirik ilişkilerin; kavramlarla, anlaşılabilir bir şekilde ifadesidir. Güneş sistemi kızıl bir yıldız olana dek şişip büyüyecek ve sonunda güneşi bulunduğu yerde oluşan cüce bir kara delik tarafından yutulacağı, bilimsel araştırmalar sonucunda kanıtlanmıştır. O halde kainat ilk oluştuğu kara delikten orijinine dönecek şekilde genişlemektedir.
İlke (kanun): Genellemelerimiz deneylerle doğrulanmışsa buna biz ilke ya da kanun deriz. Örneğin; Enerjinin korunumu kanunu prensibi E=m.c2 E; enerji, m; kütle, c; ışık hızı
III-Doğa Kanunları : Birçok defa doğruluğu kanıtlanmış, istisnası görülmemiş doğa olaylarının düzgünlüğüne ve değişmezliğine dayanan ilkelerdir.Değişmez bildiğimiz bu kanunların uygulanmadığı haller görüldüğünde düzeltilmesi gerekir.Örneğin, güneşin batması bir doğa kanunudur.
IV-Kuram (teori):
Bilim insanları bilimsel, deneye dayalı çalışmalarla ve gözlemlerle edindiği bilgileri geliştirdikleri ilkeleri tespit ettikten sonra bunları doğa kanunlarıyla ve gözlemlerle bir araya getirerek kuramları veya teorileri oluştururlar. Kuramlar tamamen ispatlanmadıkları gibi tamamen de çürütülememiştir. Bunlara teori denir. Kısaca kuram, sahasıyla ilgili bilimsel bilgileri değerli bilim insanlarının ihtiyaca cevap olmak üzere hazırlanmış mükemmel yeteneklerinin sentez ürünüdürler. Örneğin, Hücre Kuramı teorisi doğrulanmamış ve çürütülmemiş ancak önemli sorulara yanıt olmak üzere ileri sürülmüş savdır. Yukarıda bahsedildiği gibi kuramlar doğruluğu kanıtlanmış bilgilerin örgüsü, ilişkisi üzerine bilim insanlarının üstün sentez yeteneğini ile bir araya getirerek ortaya atılan görüşlerdir. Kuramların doğruluğu yanlışlığı kanıtlanmamıştır. Kavramlarda matematiksel bağıntılar önemli yer tutar.
Ör; Evrim Teorisi: Orijininden bugüne canlı ve cansızların (varlıkların) nasıl ortaya çıktığını ve bugüne kadar nasıl geldiklerini izah etmeye çalışan bir teoridir.
Ör; Big Bang Kuramı: Kainatın nasıl ortaya çıktığını izah eder. Kuramlar genellikle bütün ayrıntılarıyla denemeye alınamayacak kadar kapsamlı ancak mutlak yanıtlanması gereken suallere tepki olarak ortaya çıkmıştır.
BİLİM-FEN VE TEKNOLOJİNİN DOĞASINI ANLAMA
Bilim: Doğa, doğa ötesindeki canlı, cansız varlıkları, olayları, olguları, kavramları ve ilişkileri inceleme araştırma uygulama aracıdır. Diğer bir deyişle bilim insanoğlunun kendi içindeki ve dışındaki her türlü varlıklar, varlıklar arasındaki ilişkileri sonuçları öğrenmek ve bunlardan hareketle kendi menfaatleri için neticeler ve uygulamalar çıkarma aracıdır. Bilimin doğası ise insanın çevresini etkili bir biçimde kullanma aracıdır. Fen bilgisi genel olarak bilimin beşeri bilimler dışındaki paftasını(kısmını) temsil etmektedir. Diğer bir deyişle fen bilgisi doğa bilimi olarak bilinir. Fen’in doğası ise doğa bir kaynaktır ve yaşam yeridir.Fen bu kaynak ve yaşam yerinin doğasını tanıma ve edindiği gerçek bilgileri öğretmek ve sunmaktır.
Teknolojinin doğası ise; fen bilgisinin meyvesi olan teknoloji doğadan edinilen bilgilerin mekanize edilmesi, doğaya ve doğadaki varlıklardan yararlamak amacıyla kullanılan araç gereçlerdir.
FEN OKUR – YAZARLIĞIN TANIMI
Fen okur-yazarlığı: Doğada var olan pozitif bilgileri insanların anlayabileceği bir şekilde planlı, programlı-disiplinli olarak aktarılması ve uygulanması olarak tanımlanır. Fen okur-yazarlığı öğretimi süresince bireylerde bilimsel beceri ve süreçlerin gelişmesi amaçlanır. Diğer taraftan güzel ahlaklı bilgili nesiller yetiştirmek, fen eğitimi ve öğretiminde doğaya uyumlu teknolojilerin geliştirilmesi ve üretilmesi gerekmektedir. Aslında fen okur-yazarlığı ile fert ve toplumların kendi iç dünyaları ile dış dünyaları arasındaki bilgileri ilişkilendirerek insanın kendisini daha iyi tanımasına yardımcı olmaktadır.
FEN EĞİTİMİNİN AMAÇ VE HEDEFLERi
1- Fen konularında öğrencilere genel bilgi vermek (fen okur-yazarlığı).
2- Fen ve teknoloji alanındaki temel mesleki öğretim-eğitimini oluşturmak.
3.Öğretim Hedefleri(Bilişsel Hedefler)oğayı algılama ve yorumlamanın düşünsel süreçlerle ilgilidir. Bilgi edinme, kullanma hedefleriyle ilgilidir.
4.Eğitim Hedefleri(Duyuşsal Hedefler):Zihinsel süreçlerle ilgilidir. Öğrenciye kişisel, ahlak, toplumsal sorumluluk, bilimsel bilinçlilik ve bunun gibi özellikleri kazandırmayı amaçlayan hedeflerdir.
5. Beceri Hedefleri (Psikomotor Hedefler):Öğretim ve eğitim hedeflerinin toplam hedef ürünüdür. Daha ziyade;bedensel(ör el becerileri..vb) , zihinsel ve diğer becerilerle ilgilidir.
Fen teknoloji, toplum arasında doğayla istendik, doğru ilişki kurmayı; eğitim yöntemlerini kullanarak öğretmektir. Fen dersleri doğası itibariyle gözlem ve deneye dayanır. Bu nedenle fen derslerinde öğrencilerin kendi yapacakları veya aktif olarak katılacakları gözlem ve deneyler ağırlıklı olarak işlenir.